Amacımız Bu ülkenin hepimiz için huzurlu ve yaşanabilir olması için yürütülen çabalara katkı sunmak.

Alevisiyle, Kürdüyle; gelenekselcisi, Atatürkçüsüyle; milliyetçisi, solcusuyla… Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz.

Bence, hepimiz daha iyi koşullarda yaşamayı hak ediyoruz.Daha onurlu, daha saygın, daha estetik, daha barışçı koşullarda birlikte yaşamak için bilgilendirme paylaşım yapıyoruz…

Günlük Haber Siyasi-Politik Yorum Platformu




Whatsapp ile paylaş
ABD sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster
ABD sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster

Türk Ekonomisinin Genel Görünümü

Tamer Ashraf

Son 15 yıldır istikrarlı büyümesi sayesinde Türk ekonomisi kaydadeğer bir performans sergilemiştir. Sağlam makro-ekonomik stratejiler, uygun mali ve para politikalar ve izlenen yapısal reformlar; yüksek büyüme oranları ve Türk ekonomisine duyulan güvenin artmasıyla sonuçlanmıştır.
Geniş yurtiçi piyasamız, rekabetçi ve dinamik özel sektörümüz, ulaşım, telekomünikasyon ve enerji sektörlerinde oldukça gelişmiş teknolojik altyapımız mevcuttur.
Ekonomik büyüme
Türkiye, Dünya Bankası 2017 yılı Nisan ayı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu verilerine göre 2016 yılında, satın alma gücü paritesine (SGP) göre dünyanın 13. ve Avrupa’nın 5. büyük ekonomisidir.
Türkiye 2010-2016 döneminde ortalama 6.3 % olan büyüme performansına sahip olmuştur. 2017 yılının ilk yarısında 5.1 %’lik büyüme gerçekleşmiştir. Ekonomimizin, 2017 yılı ilk yarısındaki Sözkonusu oranın 3.9 %’u yatırımlar ve ihracattan gelmektedir. Bu durum büyümemizin kalitesini göstermektedir. Nitekim üçüncü çeyrekte bu oran 11.1 % olarak gerçekleşmiştir. Böylece ilk dokuz aylık dönemde büyüme 7.4 %’e ulaşmıştır. Ülkemiz, 2017 yılının ilk üç çeyreği itibariyle OECD, Avrupa Birliği ve G20 ülkeleri arasında büyüme oranı bakımından birinci sırayı elde etmiştir. Büyüme oranımızın 2017 yılının tamamında ise 6,5 - 7 % oranında olması beklenmektedir.
Türkiye, 2018-2020 yılları Orta Vadeli Programı (OVP) hedeflerine göre, her üç yıl için de 5.5 % büyümeyi hedeflemektedir. OECD tahminlerine göre, Türkiye 2015-2025 döneminde 4.9 %’luk yıllık ortalama büyüme oranıyla OECD’ye üye ülkeler arasındaki en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olacaktır.
Türk halkı 2016 yılında darbe teşebbüsü karşısında tarihe geçecek bir demokrasi zaferi elde etmiştir. Bu zorlu sürece rağmen, Türk ekonomisi gücünü korumayı başarmıştır. Özellikle 2017 yılı ikinci çeyreğinden itibaren Türkiye ekonomisine ilişkin ekonomik büyüme tahminlerini uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yeniden gözden geçirmek durumunda kalmışlardır. Son olarak OECD 2017 yılı için ekonomik büyüme oranımızı 6.1 %’e yükseltmiştir.
Dış ticaret
Ülkemiz, 2016 yılında 341.1 milyar ABD Doları toplam dış ticaret hacmine sahip olup, bunun 142.5 milyar Doları ihracat, 198.6 milyar Doları ithalattır. 2005-2016 yıllarında ihracatın artış oranı Türkiye’de 6.4 %, dünyada ise ortalama 4.3 %’dür. Türkiye’nin ihracatının 2017 yılında 153.3 milyar, 2018 ve 2019 yıllarında ise sırasıyla 170 ve 193.1 milyar Dolar seviyesinde gerçekleşmesi öngörülmektedir. İhracatımız için belirlenen 153,3 milyar ABD Doları hedefinin üzerine çıkıp ihracatımızın 156 milyar ABD Dolarını geçmesi beklenmektedir.
Türkiye, 2016 yılı itibariyle AB ile yaklaşık olarak 160 milyar Dolarlık bir ticaret hacmine sahiptir. AB ile aramızda devam eden Gümrük Birliği sanayi mallarını ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamına almaktadır. Türkiye AB’nin birinci, AB ise Türkiye’nin dördüncü ticaret ortağıdır. Gümrük Birliği’nin başka sektörleri de kapsayacak şekilde güncellenmesi halinde, AB ile ticaretimiz çok daha ileri noktalara taşınacaktır. AB tarafından Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin yaratacağı etkilere dair bir analiz yaptırmıştır. 2016 yılında benzer bir çalışma ülkemiz tarafından da yapılmıştır. Sözkonusu çalışmadan çıkan sonuçlara göre, Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin AB ekonomisinin büyümesine katkıda bulunacağı ifade edilmiştir.
Türkiye’nin Dış Ticareti (milyar $)
            2010   2011  2012  2013 2014  2015  2016
İhracat 113,9 134,9 152,6 151,8 157,6 143,9 143
İthalat 185,5 240,8 236,5 251,7 242,1 207,2 199
Hacim 299,4 375,7 389,1 403,5 399,7 351,1 342
Kaynak: TÜİK
Yabancı yatırımlar
Doğrudan yabancı yatırımlar için Türkiye önemli bir cazibe merkezidir. 2003–2016 yıllarında gerçekleşen doğrudan yabancı sermaye yatırımları 176,6 milyar ABD Doları’dır. 2017 yılı Ocak-Ekim döneminde ise 8,29 milyar ABD Doları tutarında doğrudan yabancı sermaye ülkemize girmiştir.
2012’den beri Türkiye Batı Asya’daki en büyük yabancı yatırım çeken ülke olmuştur.
Türkiye’de yabancı yatırımcılara yerel yatırımcılarla aynı haklar ve yükümlülükler veren yasal düzenlemeler yabancı yatırımlar için güvenli bir ortam sağlamaktadır.
Ticaret ve doğrudan yabancı yatırımlar bakımından Türkiye’yi benzersiz kılan özellik, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya’ya açılan bir kapı özelliği taşımasıdır. Nitekim İstanbul’dan 4 saatlik uçuşla 60’den fazla ülkeye ve dünya ekonomisinin dörtte birini oluşturan geniş bir pazara erişim sağlanabilmektedir.
Türkiye'de 57 bin 649 yabancı sermayeli şirket faaliyet göstermektedir. Yerli ve yabancı ortaklı olan şirket sayısı 34 bin 573’dür.
Ülkemiz dünyanın en iddialı yatırım teşvik sistemlerinden birine sahiptir. Hükümetimiz her proje için ayrı bir teşvik imkanı oluşturmak için gerekli yetkiyi TBMM’den almıştır. Proje bazlı yatırım teşvik sistemi ile yatırımlarımızın önü açılmaktadır.
Özelleştirme
Hükümetin öncelikli gündem maddelerinden birini özelleştirme oluşturmaktadır. Özelleştirme sürecinin altındaki temel felsefe, devletin rolünün sağlık, temel eğitim, sosyal güvenlik, millî savunma ve geniş çaplı altyapı yatırımlarıyla sınırlamaktır. Bu Türkiye’nin özel sektöre dayanan gerçek bir serbest piyasa ekonomisi oluşturma hedefine uygundur.
OECD ülkeleri arasında özelleştirme sürecini hızla tamamlayan ve yüksek getiri elde eden ülkeler arasında ön sıralarda yer alan Türkiye’de, 1986-2003 yılları arasında yaklaşık 8 milyar Dolar, 2004-2015 yılları arasında 58 Milyar Dolar olmak üzere toplam 66 milyar Dolar civarında özelleştirme uygulaması gerçekleştirilmiştir.
18.11.2002 – 25.07.2017 döneminde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile 4046 sayılı Kanun’un 4. Maddesi doğrultusunda verilen yetkiye istinaden özelleştirme programındaki kuruluşlar tarafından gerçekleştirilen uygulamalar kapsamında, 94 kuruluşta bulunan kamu paylarının blok satış, halka arz ve İMKB’de hisse senedi satışı yoluyla 10 liman, 81 elektrik santrali, 40 tesis/işletme, 3.483 taşınmaz, 3 gemi ve 36 maden sahası ile araç muayene hizmetlerinin de varlık satışı/işletme hakkı devri yoluyla özelleştirilmiş, ayrıca özelleştirme programındaki kuruluşların envanterinde kayıtlı bir kısım makine-teçhizat, demirbaş vb. varlıklar ile bu kuruluşlar adına tescilli markaların satışı yapılmıştır.
18.11.2002-25.07.2017 döneminde gerçekleştirilen özelleştirme uygulamalarının toplam tutarı 59 milyar 558 milyon 255 bin ABD Dolarıdır.
Müteahhitlik Sektörümüz
Türk müteahhitlik sektörü dünyada Çin'den sonra ikinci sırada yer almaktadır.
İlk müteahhitlik projesini 1972'de Libya'da üstlenen sektör, bu yılın Temmuz ayına kadar geçen sürede 117 ülkede, toplam değeri 344,7 milyar dolar olan 9 bin 18 projeye imza atmıştır.
Sektörün son 10 yıldaki hizmetlerine bakıldığında 2008-2017 Temmuz döneminde 4 bin 152 proje üstlenilmiştir. Bu projelerin toplam tutarı 220,1 milyar dolar olarak hesaplanırken, bu tutar 45 yılda üstlenilen 344,7 milyar dolarlık proje tutarının 64 %'üne karşılık gelmektedir.
Ortalama proje bedeli açısından da son 10 yılda önemli gelişme kaydedilmiştir. Bu kapsamda, 2008 yılında ortalama proje bedeli 37,1 milyon ABD Doları iken bu tutar yaklaşık 2 katına çıkarak 2017 yılının temmuz ayı itibarıyla 79,3 milyon ABD Dolarına ulaşmıştır.
Türk müteahhitlerin son 45 yılda üstlendiği projelerin ülkeler bazında dağılımı değerlendirildiğinde ilk sırada 67,6 milyar ABD Doları ve yüzde 19,6 pay ile Rusya yer almaktadır. Bu ülkeyi 46,8 milyar ABD Doları ve yüzde 13.6 % pay ile Türkmenistan, 28,9 milyar dolar ve yüzde 8.4 % pay ile Libya takip etmektedir.
Sektörel açıdan bakıldığında ise karayolu, tünel ve köprü projeleri 44,1 milyar ABD Doları ile Türk müteahhitlerinin en çok iş yaptığı alanlar olmuştur. Konut projeleri 43,7 milyar ABD Doları ile ikinci, ticaret merkezi projeleri 29,1 milyar ABD Doları ile üçüncü sırada kendine yer bulmuştur.
2017 yılı itibariyle küresel ölçekte faaliyet gösteren dünyanın en büyük 250 inşaat firmasından 45’i Türk firmalarıdır.
Bu firmalardan 7'si ilk 100 firma arasında kendine yer bulurken, ilk kez 2 Türk firması 3 milyar ABD Doları üzerindeki gelirleriyle ilk 50 firma arasında sayılmıştır.
Turizm
Dünyanın 6. en popüler turizm merkezi olan Türkiye (2015) , yılda 30 milyonun üzerinde turist çekmekte olup ziyaret edenlerin sayısı yıldan yıla artmaktadır. Turizm sektörü, 2023 yılı itibarıyla yılda 50 milyon turist ziyareti ve 50 milyar ABD doları gelir hedeflemektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2016 yılında Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı 30,9 milyon iken, aynı yıl turizm sektörünün elde ettiği toplam gelir yaklaşık 18,7 milyar ABD dolarıdır.
Turizmde 2017 yılı içinde % 29’luk artış yaşanmıştır. 2017 yılı Ocak-Eylül döneminde 26 milyon turist ülkemizi ziyaret etmiştir. Aynı dönemde 15.5 milyar ABD Doları turizm geliri elde edilmiştir.
2017 yılının Ocak – Eylül döneminde ülkemize en fazla yabancı turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya Federasyonu (15.82 % - 4.122,305 kişi) birinci, Almanya Federal Cumhuriyeti (11.22 % - 2.923,152 kişi) ikinci, İran İslam Cumhuriyeti (7.28 % - 1.895,907 kişi) üçüncü sırada yer almaktadır.
Gelen yabancı ziyaretçi sayısı esas alındığında Antalya, Türkiye'nin en çok tercih edilen şehridir. 2014 yılında ülkeye gelen yabancı turistlerin % 34'ü tarafından ziyaret edilen Antalya'nın merkezi ile çevresindeki Kemer, Belek ve Kaş gibi beldelerde 500'den fazla 4 yıldızlı ve 5 yıldızlı otel bulunmaktadır.
7.200 km uzunluğunda kıyı şeridi bulunan Türkiye 436 adet mavi bayraklı plajıyla, 578 adet mavi bayraklı plajı bulunan İspanya'nın ardından 38 ülke arasında 2. sırada yer almaktadır. Türkiye'de ayrıca 22 adet mavi bayraklı yat limanı bulunmaktadır.
Elverişli coğrafi konumunun da yardımıyla küresel bir bağlantı noktası olma özelliği gittikçe artan İstanbul, yılda 12 milyon ziyaretçi ile Master Card 2016 Global Hedef Şehirleri Endeksi'nde en çok ziyaret edilen şehirler arasında Avrupa’da 3. sıraya yükselmiş bir cazibe merkezi konumundadır.
Para Politikası
Türkiye, istikrarlı ekonomik büyümeyle birlikte kamu maliyesinde gelişme kaydetmiştir; AB tanımlı genel yönetim nominal borç stoku 2002-2016 yılları arasında 72.1 %’den 28.3 %’e gerilemiş ve Türkiye, AB-Maastricht kriterleri arasında yer alan “azami % 60 oranında kamu borç stoku” ilkesine 2004 yılından bu yana uyar hale gelmiştir. Benzer şekilde, bütçe açığının GSYİH’ye oranı 2003-2016 yılları arasında 10 % 'dan 2 %’nin altına gerileyerek AB-Maastricht kriterlerinin bütçe dengesi için öngördüğü ilkeye uyum sağlamaya başlamıştır.
2016 yılında tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) 8.53 % oranında gerçekleşmiştir.
Rezervler
15 Aralık 2017 tarihi itibariyle Merkez Bankası toplam rezervleri 113.582 milyar ABD Doları olarak kaydedilmiştir.

ABD Borsaları Yükselişlerle Açıldı, Dolar Güçleniyor

 ABD Merkez Bankası'nın (Fed) önümüzdeki hafta yapacağı toplantısı öncesinde Beyaz Saray’da yaşanan üst düzey işten uzaklaştırmalara rağmen ABD borsaları yükselişlerle açıldı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster’ı da görevden almaya karar verdiğine dair haberlere rağmen Dow Jones 100 puan artışla açıldı. Şirket kazançlarına bağlı olarak yüzde 0.31 artan Dow Jones 24,951.58 puana çıkarken, dün yüzde 0.08 düşüşle kapanan S&P 500 yüzde 0.36 artışla 2,757.64 düzeyine geriledi. Nasdaq Bileşik Endeksi yüzde 0.33 artışla 7,506.55 puana yükseldi.
Dolar endeksi ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni baş ekonomik danışmanı Larry Kudlow’dan gelen “güçlü dolar” mesajıyla ve 90.00 seviyesinin üzerine çıktı düne göre yüzde 0.08 artışla 90.213 düzeyine geldi.  
Avrupa’da şirket hisselerine DAX yüzde 0.59 yükselişle 12,418.25 puana yükselirken, FTSE yüzde 0.38 artışla 7,166.63 puana yükseldi. CAC yüzde 0.43 artışla 5289.63 düzeyine çıkarken, FTSE MIB ise yüzde 0.82 artışla 22,900.35 düzeyine yükseldi. Stoxx 600 ise dün yatay seyirle kapandıktan sonra bugün yüzde 0.43 yükselişle 378.50 puana çıktı.
Fed’in haftaya gerçekleştireceği toplantı öncesinde güçlenen dolara bağlı olarak euro/dolar paritesi düne göre yüzde 0.19 düşüşle 1.2283 düzeyine döndü.
Güvenli liman yene karşı değer kaybeden dolar, yen karşısında yüzde 0.53 düşüşle 105.77 yen düzeyine geriledi.
Asya Borsaları’nda da piyasadaki en belirleyici etken ABD ve Çin arasındaki muhtemel bir ticaret savaşı oldu.  Asya piyasaları ticaret savaşı endişeleri gölgesinde kayıplarını genişletti.  
Japonya’da Ocak ayı sanayi üretiminin yüzde 6.6 azalması beklenirken yüzde 6.8 azalmasıyla Nikkei yüzde 0.58 düşüşle 21,676.51 düzeyine geriledi. Shanghai borsası ABD ile ticaret savaşı endişelerine bağlı olarak yüzde 0.63 düşüşle 3,270.39 puana geriledi. Hong Kong’da HSI yüzde 0.12 düşüşle 31,501.97 puana çekildi. Güney Kore’de KOSPI ise yüzde 0.06 düşüşle 2,493.97 puana geriledi.
ABD’de açıklanan haftalık işsizlik başvuruları ve ithalat fiyatları verisi ardından 10 yıllık ABD tahvil getirileri yüzde 0.007 düşüşle 2.817 düzeyinde. 2 yıllık ABD tahvil getirileri ise Eylül 2008’den beri görülmemiş bir düzey olan 2.313’e yaklaşarak 2.291 seviyesini yeniden gördü.

İşte Doları Son 1 Haftada Yükselişe Geçiren Sebepler

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Dolar kuru yaz dönemiyle beraber 4 seviyesinden başlayarak harekete geçti. Ağustos ayında ABD ile Türkiye rahip Brunson'dan kaynaklı ciddi bir kriz yaşanmaya başladı ve dolar art arda rekor kırarak yükseldi. Yaşanan gelişmeler ışığında dolar 7 seviyesini yokladı.

Dolar kuru temmuz ayı sonunda 4.80 seviyesindeyken Ağustos ayında ABD ve Türkiye arasında tırmanan tansiyonla birlikte sert yükseldi. İki Türk bakana gelen yaptırım sonrası 5 TL'yi aşan kur, hafta içerisindeki gelişmelere bağlı olarak yüksek volatiliye ulaştı. Trump'ın dünkü açıklamalarının ardından dolar 6 TL'yi de aşarken, TL'nin haftalık kaybı yüzde 27, yılbaşından bu yana kaybı yüzde 45 oldu. Böylelikle Türk Lirası, Arjantin Pezosu'nu da geride bırakarak gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında en kötü performansı gösterdi.

RAHİP BRUNSON DETAYI

Dolar, Ağustos ayının ilk gününde ABD'nin tutuklu bulunan Rahip Brunson nedeniyle Türkiye'nin Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı'na yaptırım kararı almasının ardından TL karşısında yukarı yönlü atağa başlamıştı

2004 YILINDAN BERİ EN YÜKSEK DÜZEY

Çarşamba günü piyasalara düşen karar sonrası 4.80'li seviyelerden bir anda 5 TL üzerini gören dolar kuru, tüketici enflasyonun da 2004 yılından beri en yüksek düzeyi olan yüzde 15,85 düzeyine çıkmasıyla, cuma günü kapanışı 5.0769 ile yaptı.
6 Ağustos sabahına 5.10 eşiğini geçerek başlayan, kapanış öncesi 5,20'ye dayanan kur gün içerisinde tırmanırken, ilk müdahale akşam saatlerinde Merkez Bankası'nın rezerv opsiyon mekanizması (ROM) üst sınırını yüzde 40'a indirmesiyle geldi.

ABD, AB VE ÇİN ARASINDAN TİCARET SAVAŞI

ABD ve Çin arasında başlayan ve Avrupa Birliği'ni de içine alarak yayılan küresel ticaret savaşı, FED'in faiz arttırmaya dönük sinyalleri ile sadece TL değil Rus Rublesi, Güney Afrika Randı, Çin Yuan'ı da başta olmak üzere tüm gelişmekte ülke para birimleri güçlenen dolar karşısında değer kayıplarına uğradı.
ROM hamlesi sonrası Dolar/ TL gevşeyerek 5,17 TL'ye inse de kapanış sonrası, özellikle Asyalı yatırımcılardan artarak devam etti ve 5,40 seviyesi aşıldı.

ABD İLE GÖRÜŞMELER

ABD ile gerilen ilişkilerde yeniden müzakere yolunun açılması ve Türk heyetinin Washington'da önce Dışişleri Bakanlığı ardından da Hazine tarafında temaslarda bulunacağı haberleriyle ertesi gün 5,10'lara dek indi. Sınırlı hareket çarşamba günü de devam etti ancak heyetin Türkiye'ye dönmesi ve somut bir sonuç çıkmaması üzerine dolar/ TL sert yükselişine devam etti ve 5,50 eşiği de aşıldı.
Piyasaların kapanış gününde erken piyasada yukarı yönlü hareketini sürdüren dolar, 10 ağustos gün içerisinde anlık yüzde 10-15'e varan dalgalanmalar yaşandı. Dolar 6 lirayı aştı.

"DÖVİZ SALDIRILARINA RAĞMEN BÜYÜYECEĞİZ!"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayburt mitinginde "döviz kuru üzerinden yapılan saldırılara rağmen büyümeye devam edeceğiz" mesajı verdi. TİM, İTO, İSO gibi pek çok oda ve birlik de destek açıklamalarında bulundu ve Eylül ayında duyurulacak OVP öncesinde tam kadro halinde, Türkiye'nin önde gelen holding ve iş insanlarıyla birlikte Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıklayacağı Yeni Ekonomik Yaklaşım sunumunda yer alındı.
TRUMP'IN AÇIKLAMALARI
Piyasalar yaklaşımın detaylarına odaklanmışken, beklenmedik bir çıkış geldi ve ABD Başkanı Donald Trump, Twitter hesabı üzerinden "Türkiye ile ilişkilerin iyi değil." açıklaması yaptı.
Trump, türk çelik ve alüminyum ürünlerine yöelik gümrük vergilerini ikiye katlayacağını da duyurdu. T.C. Ticaret Bakanlığı ve IMF alınan karara karşı sert tepki gösterek açıklamalar yaptı ancak piyasalardaki yaptırımın sertleşebileceği endişesiyle TL üzerindeki baskı daha da yoğunlaştı.

AÇIKLAMA DOLARI TIRMANIŞA GEÇİRDİ
Dolar, cuma günü rekor kırarak 7 seviyesini test etti. 6,87'den dönen dolar/ TL, kapanışı 6,43 ile yaptı. Türk Lirası'nın haftalık kaybı yüzde 27, yılbaşından bu yana kaybı ise yüzde 45'e ulaştı.
Haftaya 5,87 TL ile başlayan euro 7,78 TL'yi gördü ve 7,34 ile kapandı. İngiliz sterlini ise 6,6 ile başladığı haftada 8,73 TL'ye dek çıkarken, 8,19 TL ile kapanışı yaptı.
Türk Lirası'nda değer kaybı gelişmekte olan ülke para birimlerini de etkiledi. GOÜ endeksi Mayıs 2017 yılından bu yana en düşük seviyesine ulaştı.

Dolarda tarihi rekor yenilendi

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

ABD'nin saldırısı sürüyor! Dolarda sert hareket


ABD-Türkiye arasında yaşanan gerilim ardından piyasalarda yaşanan dalgalanma devam ediyor. ABD'nin saldırılarının yoğunlaşmasının ardından dolar 7 sınırını geçti
ABD doları, Türk lirası karşısında 7.21 seviyesini gördü. Euro ise 8.16'ya ulaştı.

Kur oyununa karşı önemli kararlar

ABD-Türkiye arasında yaşanan gerilim ardından piyasalarda yaşanan dalgalanma devam ediyor. ABD'nin saldırılarının yoğunlaşmasının ardından Bakan Albayrak'tan çok önemli açıklamalar geldi.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, döviz kurlarındaki hareketliliğe ilişkin çeşitli açıklamalarda bulundu.
Albayrak'ın açıklamalarından satırbaşları;
"Paramız bir ABD başkanı tarafından doğrudan hedef alındı."
"Kurdaki gelişmeler çok net bir saldırının göstergesi."
"Mevduatlara asla el konulmayacak."
"Hesaplardaki dövizler TL'ye döndürülmeyecek."
"Gerekirse mali kural uygularız."
"Kurdaki dalgalanmaya karşı aksiyon planı hazırladık."

Alçak saldırılara Cumhurbaşkanlığı'ndan ilk tepki

ABD'nin alçak kur saldırılarına Cumhurbaşkanlığı'ndan ilk tepki geldi. Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada 'Ekonomik savaşı millet ve devlet birlikte kazanacağız' denildi.

BDDK'dan kritik döviz hamlesi

BDDK swap işlemlerine sınırlama getirdi.

Avrupa’da Endeksler Düşüşte

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Küresel piyasalarda, ABD-Çin ticaret savaşı endişelerine ve ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımların tekrar başlamasına ve Rusya’ya da ekonomik yaptırımlar uygulamaya başlayacağını açıklamasına paralel, Japonya ve İngiltere’den gelen büyüme verilerinin ardından Asya’da endeksler, Shanghay hariç düşerken, Avrupa’da da endeksler düşüşte.

DOLAR endeksi ABD ekonomisinden gelen güçlü ekonomik verilerle güçlenerek 96.00 düzeyinin üzerine çıktı ve 13 ayın zirvesini gördü. Endeks günlük yüzde 0.39 artışla 95.99 düzeyinde.
EURO/DOLAR, dolardaki güçlenişe bağlı 1.15 düzeyinin de altına indi. Parite yüzde 0.56 düşüşle 1.1463 düzeyine geriledi.
JAPONYA ikinci çeyrekte yüzde 0.5 büyüdü. Beklenti ikinci çeyrek büyümesinin yüzde 0.3 olmasıydı. Japonya ekonomisi aynı dönemde yıllık bazda yüzde 1.9 büyüdü, beklenti ise yüzde 1.4 büyümesiydi.
Gelişme ve verilere paralel Asya borsalarında;
Shanghai yüzde 0.04 yükselirken,
Nikkei yüzde 1.33,
HSI yüzde 0.84,
KOSPI yüzde 0.91 düşüşle kapandı.
MSCI - Japonya dışındaki Asya-Pasifik borsalarını izleyen MSCI endeksi ise yüzde 0.86 düşerken, endeksin son bir yıldaki getirisi yüzde 2.96’ya geriledi.
AVRUPA – Dolardaki güçleniş, ticaret savaşı endişeleri ve Avrupa ülkelerinden gelen ekonomik verilere paralel Avrupa’da tüm büyük endeksler düşüşte.
FRANSA sanayi üretimi Haziran’da aylık yüzde 0.6 arttı. Sanayi üretiminin Mayıs’taki yüzde 0.2’lik düşüşünün ardından yüzde 0.5 artması bekleniyordu.
BİRLEŞİK KRALLIK ikinci çeyrekte beklentilere paralel yüzde 0.4 büyüdü. Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi verilerine göre GSYH Haziran’da aylık yüzde 0.1 büyüdü. GSYH büyümesi hizmet sektöründeki büyümeden olumlu, üretim sektöründeki düşüşten olumsuz etkilendi.
İTALYA’nın dış ticaret fazlası Haziran’da 5.07 milyar euroya yükseldi. Geçen yılın aynı döneminde dış ticaret fazlası 4.50 milyar dolardı.
İTALYA ihracatı Haziran’da yıllık bazda yüzde 6.6 artarken, ithalat yüzde 5.9 arttı.
Gelişmelere paralel Avrupa borsalarında;
DAX yüzde 1.52,
FTSE yüzde 0.69,
CAC yüzde 1.10,
FTSE MIB yüzde 1.56 düştü.
Stoxx 600 ise yüzde 0.84 düştü.
TAHVİL piyasalarında, ticaret savaşı endişelerine paralel 10 yıllık ABD tahvil getirileri yüzde 2.899 düzeyine gerilerken, iki yıllıklarda getiri yüzde 2.637 düzeyine geriledi.
DOLAR/YEN, doların güvenli liman Japon yeni karşısında yüzde 0.14 değer kaybetmesiyle 110.93 düzeyinde.
STERLİN/DOLAR ise yüzde 0.41 düşüşle 1.2770 düzeyine geriledi.
KÜRESEL PETROL piyasalarında Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ABD-Çin ticaret savaşının küresel petrol talebini bu yıl ve gelecek yıl vurabileceğini, ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımların küresel petrol arzını korumayı “çok zor” hale getirebileceğini söyledi.
Türkiye'nin de akaryakıt fiyatlarını belirmede ölçüt olarak kullandığı Brent ham petrolü günlük yüzde 0.28 artışla varil başına 72.27 dolardan, ABD hafif petrolü de günlük yüzde 0.19 artışla 66.94 dolardan işlem görüyor.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) referans fiyat olarak belirlediği sepet fiyatı Perşembe günü 0.07 dolar düşüşle 72.03 dolara yükseldi. Çarşamba günü OPEC sepet fiyatı 72.10 dolar düzeyindeydi.
OPEC Petrol Sepeti, Saharan Blend (Cezayir), Girassol (Angola), Oriente (Ekvador), Rabi Light (Gabon), Minas (Endonezya, Iran Heavy (İran), Basra Light (Irak), Kuwait Export (Kuveyt), Es Sider (Libya), Bonny Light (Nijerya), Qatar Marine (Katar), Arab Light (Suudi Arabistan), Murban (BAE) ve Merey (Venezuela) petrol fiyatlarından hesaplanıyor.

Merkez Bankası'ndan yeni bir hamle daha!

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Merkez Bankası'ndan dövize karşı hamle üstüne hamle gelmeye devam ediyor. TCMB bugün yaptığı açıklamada ihracat reeskont kredi ödemelerinde kuru sabitlediğini duyurdu.


Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamaya göre, kredinin vadesinde ödenmesi halinde, ABD Doları için 4,2000, euro için 4,9000, İngiliz Sterlini için 5,6000 kuru kullanılarak TL olarak yapılabilmesine olanak tanınması karar verildiği belirtildi.
Açıklamada şöyle denildi:
25 Mayıs 2018 tarihinden önce kullanılan ve 31 Temmuz 2018 (dahil) tarihine kadar vadesi dolacak olan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetler reeskont kredilerinin, kredinin vadesinde ödenmesi halinde, ABD doları için 4,2000, Euro için 4,9000, İngiliz Sterlini için 5,6000 kuru kullanılarak Türk lirası olarak yapılabilmesine olanak tanınması ve kredi kullandırım tarihindeki işlem kurunun sabitleme kurundan yüksek olması durumunda kredi geri ödemesinde kredi kullandırım tarihindeki işlem kurunun esas alınmasına karar verilmiştir.

DOLAR VE EURO GERİLEDİ

Merkez Bankası açıklamasının ardından dolar kuru 4.78 seviyelerinden 4.68 seviyesine kadar geriledi. 5,60 seviyelerinden güne başlayan avro ise karar sonrasında 5,48 seviyelerine indi.
Dünkü kapanışta doların satış fiyatı 4,7580 lira, avronun satış fiyatı ise 5,5870 lira olmuştu.

HAMLELER ÜST ÜSTE GELİYOR

Merkez Bankası dövizdeki dalgalanmayı önlemek için önce geç likidite faiz oranlarında 3 puan artırıma gitmiş, dün de  Türk Lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım ihalelerine ilişkin takvimi güncellemişti. Böylece döviz satım tutarı 6,15 milyar dolardan 8 milyar dolara ulaşabilecek. 2018 boyunca döviz satım pozisyon tutarının ulaşabileceği üst sınır da 10 milyar dolar olarak belirlendi.

İHRACAT REESKONT KREDİSİ NEDİR?

Türkiye’nin ihracatçısına verdiği en büyük finansman desteği olan reeskont kredileri Eximbank tarafından kullandırılıyor. Eximbank'te söz konusu reeskont kredileri ile ilgili yer alan bilgi şöyle:
"Mal ve döviz kazandırıcı hizmet ihracatında bulunan firmalarımız için uygun maliyetli finansman sağlanması amacıyla, T.C Merkez Bankası ile işbirliği içerisinde, Bankamıza tanınan 17 milyar ABD Doları limit çerçevesinde kullandırılan TL/Döviz Kredisi programıdır.

KİMLER KULLANABİLİYOR?

İhracata yönelik mal üreten imalatçılar, döviz kazandırıcı hizmet ihracı yapan firmalar ve tüm ihracatçıları

LİMİT NE KADAR?

Program kapsamında firma limiti döviz ve Türk Lirası kredilerin toplamı olmak üzere 350 Milyon ABD Doları’na kadar kredi kullandırılabiliyor. Dış Ticaret Sermaye Şirketleri için firma limiti 400 Milyon ABD Doları’na kadar kredi kullandırılabiliyor.

ALT LİMİTİ NE KADAR?

İşlem alt limiti KOBİ vasfına haiz firmalar için 50.000 ABD Doları, diğer tüm firmalar için 100.000 ABD Doları'dır.

VADESİ NE KADAR?

360 güne kadar

Dolar Yeniden 5 Liranın Üzerine Çıktı

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Dolar ABD'nin Türkiye'de bazı kişi ve kurumlara yaptırım kararı haberi ardından atak yaptı. Güne 4,98 seviyesinden başlayan kur, yeniden 5 liranın üzerine çıktı.


Dolar/TL ABD'nin Türkiye'de bazı kişi ve kurumlara yaptırım kararı haberi ardından atak yaptı. Güne 4,98 seviyelerinde başlayan kur, yeniden 5 liranın üzerine çıktı. Euro 5,88 seviyesinde hareket ediyor. Borsa da güne satışla başladı. Yüzde 2 düşüşte.

LİRANIN KAYBI YILBAŞINDAN BU YANA YÜZDE 24 OLDU

Dün 4,9189/4,9219 seviyesinde olan dolar/TL ABD'den yaptırım haberinin ardından dün akşam 5,0150'ye kadar yükseldi. TL'nin tarihi zirveyi görmesiyle birlikte dolar karşısında yılbaşından bu yana değer kaybı da yüzde 24 oldu.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: ABD YAPTIRIM KARARINDAN DÖNMELİ

Dolar bugün yeniden yükselişe geçerek 5,0924 seviyesine kadar yükseldi. Euro/TL 5,88 seviyesinde hareket ediyor.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "ABD yönetimini bu yanlış karardan geri dönmeye çağırıyoruz. Hiçbir amaca hizmet etmeyecek söz konusu saldırgan tutumun karşılığı gecikmeksizin aynıyla verilecektir" denildi.

BORSA SATIŞLA AÇILDI

BIST 100 düşüşle açıldı. ABD'nin yaptırım kararı sonrası THY, ASELSAN ve bankalar yüzde 2'den fazla satış yedi. BIST 100 Endeksi 95 bini test ediyor.

Dövizde Son Durum

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Cari işlemler açığının yüksek gelmesi ile hafta başında sert yükselen dövizler, ABD’den gelen güçlü enflasyon verisi ve küresel risk iştahının ticaret savaşı endişeleriyle azalmasına bağlı olarak dövizler yüksek düzeyini koruyor.
ABD’de TÜFE Haziran’da beklentiler doğrultusunda aylık yüzde 0.1 olurken, yıllık TÜFE yüzde 2.9 ile altı yılın zirvesine tırmandı. ABD enflasyon verisinin ardından Perşembe günü, dolar 4.97 liranın, euro 5.82 liranın, sterlin de 6.59 liranın üzerine çıkarak tarihi zirvelerini tazelediler.
Haftanın son işlem gününde dolar 4.87, euro 5.69 ve sterlin 6.44 liranın üzerine çıktı. Haftaya düşüşle başlayan Borsa İstanbul Endeksi (BIST 100), Perşembe gününe alıcılı başladıktan sonra ABD’den gelen güçlü enflasyon verisinin ardından günlük yüzde 1.88 düşüşle 89 bin 571 puandan kapandı.
Cari açık Mayıs ayında yüzde 9.6 artışla 5.89 milyar dolar ile beklentilerin üzerine çıktı. Piyasa analistleri ve ekonomistler cari açığın yüzde 1.5 dolayında artışla 5.45 milyar dolar düzeyine yükselmesini bekliyordu.
Erken işlemlerde;
- en düşük 4.8186 ve en yüksek 4.8780 lirayı gören dolar günlük yüzde 0.24 düşüşle 4.84-4.85 lira aralığında,
- en düşük 5.6221 ve en yüksek 5.6933 lirayı gören euro günlük yüzde 0.44 düşüşle 5.65– 5.66 lira aralığında,
- en düşük 6.3534 ve en yüksek 6.4403 lirayı gören sterlin ise günlük yüzde 0.63 düşüşle 6.38-6.39 lira aralığında işlem görüyor.
“Daha ne kadar düşeceğiz?”
İş Yatırım, “Daha ne kadar düşeceğiz?” başlıklı günlük piyasa analizinde Türkiye varlıklarında dünyadan bağımsız bir satıcı seyrin devam ettiği, küresel piyasalarda ise bir toparlanma görüldüğü vurgulandı ve şu değerlendirmeler yapıldı: “Dünya piyasalarında Wall Street’ten başlayarak Avrupa’ya ve Asya’ya yayılan bir toparlanma görülüyor. Güçlü dolar, yükselen faizlere rağmen görülen toparlanmada Çin’in ABD ile ticaret savaşını yumuşatmaya çalışacağı beklentisinin etkili olduğu söyleniyor.
“Türkiye varlıklarında dünyadan bağımsız satıcılı seyir devam ediyor. “Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak’ın piyasa dostu ekonomi politikalara ve yapısal reformları vurgulayan açıklamasına rağmen yabancı yatırımcıların satışı devam ediyor.
“Son üç günde yüzde 15’e yakın değer kaybeden MSCI Türkiye’nin MSCI Gelişmekte olan ülkelere oranı 1996 yılından beri gördüğü en düşük seviyelere geriledi.
“Döviz piyasasında ve tahvillerde de dünyadan negatif ayrışıyoruz.
“ABD vadelileri ve Asya borsalarının seyri Borsa İstanbul’da %0,5 civarında pozitif bir açılışa işaret ediyor.
“Ancak çok son üç günde yaşananlardan sonra yatırımcılar Türkiye varlıklarını alırken temkinli davranacaklar.
“Bugün piyasa kapandıktan sonra yapılacak Fitch değerlendirmesinde görünümün negatif olarak değiştirilmesi piyasalar üzerinde etkili olmayacaktır.”

Güne başlarken piyasalar

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ


DOLAR

Küresel piyasalarda bugün ABD piyasaları, 4 Temmuz Bağımsızlık Günü kutlamaları dolayısıyla Çarşamba günü kapalı olacak. ABD ile Çin arasında ticaret yönelik yaptırımların konuşulması üzerine Çin para birimi Yuan'da ciddi değer kayıpları görüldü. Daha sonra Çin yetkililerinin para birimine sözlü olarak müdahale etmesine yol açmıştı. Japonya para birimi Yen ise güvenli liman varlıklarına olan talepteki artış ile yükseldi. Bugün ABD tarafında bugün TSİ 14:00 MBA Mortgage başvuru rakamları açıklanacak.
USD/TRY kuru; ABD piyasalarının kapalı olduğu ve yuan'ın kayıplarına ara verdiği güne yatay başladı. Dün TÜİK tarafından Haziran ayına ilişkin enflasyon verisi açıklandı. Gelen veri beklentinin de üzerinde gelmesi üzerine USD/TRY üzerinde negatif etkisi görüldü. Geçtiğimiz hafta Cuma günü USD/TRY kuru 4,56 seviyelerine kadar gerilemişti. Ancak dünkü açıklanan enflasyon sonrası USD/TRY %1.29 artışla 4.68 seviyelerine kadar yükseldi. Ardından 4.6450-4.6500 bandı arasına geriledi. (Enflasyon verisi; TÜFE, haziran ayında yıllık 15.39% Çekirdek enflasyon ise yıllık 14.60% ÜFE ise yıllık olarak 23.71% olarak gerçekleşti.) Bugün ise USDTRY kuru 4,67 ile güne başladı ve piyasanın arz ve talebine göre 4,68 seviyesine kadar yükseldi. Piyasada 4,6820 seviyelerinde işlem görmektedir. Yükselen enflasyon Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 24 Temmuz ayı toplantısında faiz kararı üzerinde baskı oluşturacağı üzerinde piyasa tarafından beklentiler oluşmaya başladı. (Merkez Bankası mevcut faiz politikası alt band yüzde 16,25 üst band yüzde 19,25 repo faiz oranı ise yüzde 17,75 seviyelerinde.)
Türkiye sepet kur 5,03 seviyelerinde seyretmektedir. Türkiye 5 yıllık CDS 300 puan seviyelerinde işlem görmektedir. Bugün Türkiye tarafında takip edilecek önemli bir veri bulunmamaktadır.

EURO

EUR/USD paritesi doların küresel piyasalarda bazı gelişmiş ülke para birimleri üzerinde değer kaybetmesi üzerine parite 1,16 seviyenin üzerinde güne başladı. EUR/USD paritesi en düşük 1,1658 seviyelerine kadar geriledi ancak an itibariyle 1,1676 seviyelerinde işlem görmektedir. 
Bugün TSİ 10:45 İtalya Markit PMI verisi, TSİ 10:50 Fransa Markit PMI verisi, TSİ 11:30 İngiltere PMI verisi rakamları açıklanacaktır. Bu verilerin dışında herhangi bir önemli bir veri akışı bulunmamaktadır.
EUR/TRY kurunda Euro'nun değer kazanmasına bağlı olarak yükseliş gösterdi. EUR/TRY kuru 5,49 seviyelerine kadar yükseldi. Piyasanın açılması ile birlikte alıcı ve satıcıların buluşması ile birlikte 5,4888 seviyelerinde işlem görmektedir. Ancak buradaki hareketlilik tamamen dünkü enflasyon verisine bağlı olarak EUR/TRY kuru yükselmektedir.

ALTIN

Küresel piyasalarda ABD piyasalarının kapalı olması ve güvenli limanlara olan talebin artış göstermesi üzerine kıymetli maden değer kazandı. Ons altın 1261 dolar seviyelerine kadar yükseldi. Piyasanın açılması ile birlikte 1259 dolar seviyelerinde işlem görmektedir. Gram altın ise 189 Türk Lirası seviyelerinde işlem görmektedir.

PETROL

Petrol fiyatları Salı günü, Libya, Kanada ve Venezuela'dan kaynaklanan aksaklıklardan dolayı küresel üretimdeki düşüşün Petrol İhraç Eden Ülkeler Topluluğu (OPEC) tarafından artırılan üretime ağır bastığının düşünülmesi ile birlikte kısa bir süreliğine 75 doların üzerini gördü.. Petrol fiyatları; Brent petrol 78 dolarda tutundu. WTI petrol ise 74 doların üzerinde işlem görmektedir.

YASAL UYARI:

"Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir." 

Dolar ve Euro'da Ataklar Devam Ediyor

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

Mahmut Can Emir / İstanbul, 2 Ağustos (DHA) – ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faizleri 1.75 - 2.00 aralığında sabit tutması fakat yılın devamında parasal sıkılaşmaya devam edeceği beklentileri ve ABD’li din adamı Andrew Craig Brunson‘ın sağlık sorunları sebebiyle ev hapsine alınması üzerine ABD'den yaptırım kararı alınmasıyla, dövizler yükselişe devam etti.

Gelişmelerin ardından dolar 5.02, euro 5.84 ve sterlin 6.58 liranın üzerine kadar çıktı.
Erken işlemlerde,
- dolar en düşük 4.9620 ve en yüksek 5.0204 lirayı gördükten sonra 5.01 – 5.02 lira,
- euro en düşük 5.7873 ve en yüksek 5.8475 lirayı gördükten sonra 5.83 – 5.84 lira,
- sterlin en düşük 6.5094 lira ve en yüksek 6.5534 lirayı gördükten sonra 6.55– 6.56 lira aralığında işlem görüyor.
DOLAR endeksi ABD’den gelen güçlü istihdam verileri ve Fed kararı sonrasında yüzde 0.13 artışla 94.78 düzeyine yükseldi.
EURO/DOLAR, yüzde 0.13 düşüşle 1.1644 düzeyine geriledi.
Borsa İstanbul Endeksi (BIST 100) ABD Merkez Bankası’nın faiz kararı öncesi günlük yüzde 0.27 artışla 97 bin 210 puandan kapanmıştı.
BIST Bankacılık Endeksi yüzde 0.75 düşüşle 118 bin 442 puana geriledi.
10 yıllık devlet tahvillerinde getiri yüzde 1.17 düşüşle yüzde 18.17 düzeyine geriledi.

Dünya Ekonomik Forumu'nun ardından

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ

49. Dünya Ekonomik Forumu'na, ticarette korumacılık, iklim değişikliği, eşitsizliğin artması ve küresel sistemin geleceğine ilişkin kaygılar damga vurdu.


İsviçre'nin Davos kasabasında düzenenlenen 49. Dünya Ekonomik Forumu'na (WEF), ticarette korumacılık, iklim değişikliği, eşitsizliğin artması ve küresel sistemin geleceğine ilişkin kaygılar damga vurdu. 
49. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) "Küreselleşme 4: Dördüncü Sanayi Devrimi Çağında Küresel Yapıyı Şekillendirmek" ana temasıyla 22-25 Ocak'ta İsviçre'nin Davos kasabasında gerçekleştirildi.

ABD, Rusya, İngiltere ve Fransa gibi küresel ekonominin etkili liderlerinin katılmadığı Davos Zirvesi geçen yıla göre sönük geçti. Ülkenin doğusunda dünyaca ünlü kayak merkezindeki Davos Zirvesi'ne 60'tan fazla ülke devlet başkanı ve başbakan düzeyinde temsil edildi.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani, Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih, Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardem, Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Peru Devlet Başkanı Paul Kagame, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Çin Devlet Başkanı Yardımcısı Wang Qishan ve İngiliz kraliyet tahtının ikinci sıradaki varisi Cambridge Dükü Prens William önemli katılımcılar olarak ön plana çıktı.

ABD-Çin ticaret savaşları
Liderler, küresel ticarete yönelik en büyük sorunun, dünyanın en büyük iki ekonomisi olan ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı olduğu konusunda birleşti. İki ülke arasındaki ticaret savaşında yumuşamanın jeopolitik gerilimlerin azalmasına yol açacağı konusunda görüş birliği oluştu.

Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Borge Brende, kapanışta yaptığı konuşmada, Dördüncü Sanayi Devriminin yol açtığı sayısız karmaşık zorlukla mücadele için, WEF’in kamu-özel iş birliği platformu olmaya devam edeceğini belirtti.

Brende, “En acil küresel sorunları hükümet, iş dünyası ve sivil toplum arasında eşsiz ortaklıklar olmadan çözemeyiz.” diyerek, herkesin güvenini kazanmak ve onurunu korumak için “birleşik küresel eylem çağrısında” bulundu.

Sözler verildi
Bu yılki zirvede plastik atıkla mücadele, zihinsel ve ruhsal sağlık sorunların üstesinden gelinmesi, elektronik atıkların azaltılması, yeniden kullanılabilir ambalajların artırılması, sürdürülebilir tüketim ve üretim ve antimikrobiyal direnç konusunda fonların ayrıldığı girişimler açıklandı ve taahhütler verildi. Gelişmekte olan ülkelerde gençlerin güçlendirilmesi ve yeteneklerinin geliştirilmesi, engelli insanların ekonomiye katılımcılığının artırılması, e-ticaretin genişletilmesi, önemli altyapıların siber ataklara karşı korunması ve çatışmaların sonlandırılması da taahhütler arasında yer aldı.

WEF’in amacı sorgulanıyor
Dünyanın en güçlü, ünlü ve varlıklı insanların katılımıyla her yıl yapılan Davos Zirvesi, bu yıl iş dünyasından finansa, politikadan sivil topluma yılda 3 binden fazla dünya elitini bir araya getirdi.

WEF amacını, "dünyanın durumunu iyileştirmek" olarak tanımlarken, bu yıl, WEF’in amacını ne kadar yerine getirdiğine dair medya ve sivil toplum kuruluşları tarafından yöneltilen sorular ve eleştiriler dikkati çekti.

Dünya elitlerinin Davos gibi küçük ve çetin kış şartlarının yaşandığı bir kasabada lojistik açıdan zor şartlar altında bir araya getirilmesi de sorgulanır hale geldi. Zirve boyunca konaklama fiyatları el yakarken, katılımcıların pek çoğu Davos'a saatlerce uzaklıktaki dağlık bölgede alternatifler aramak zorunda kalıyor.

Batılı ülkeler Kaşıkçı cinayetini kapattı
Suudi Arabistan, WEF’in Davos zirvesine şimdiye kadarki en güçlü delegasyonlarından birini gönderdi. Uluslararası şirketlerle ve batılı ülkelerle dünyayı sarsan gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti sonrası ilişkileri düzeltmeye çalıştı.

Suudi delegasyonu, siyasi ve iş liderleri ile kapalı kapılar ardında toplantılar yaparak, şirketlere ve batılı siyasi liderlere ülkelerinin ne kadar "küresel bir yatırımcı" ve "petrol zengini" olduğunu anlattı.

Bazı batılı liderlerin, "Kaşıkçı cinayetini” bir kenara iterek, Riyad ile ekonomik ilişkilerini yeniden normale döndürme kararı aldıklarını açıklamaları dikkat çekti.

"Türkiye, önemli bir uluslararası aktör"
WEF yetkilileri, Türkiye’nin bu yeni dönemde çok önemli bir rol oynadığını belirtirken, “Türkiye, önemli bir uluslararası aktör ve bölgede güçlü bir etkiye sahip. Bu sadece hızlı büyüyen bir G-20 ekonomisi olduğu için değil, aynı zamanda güçlü kültürel, tarihi ve siyasi köklerinin yanı sıra Boğaziçi Köprüsü gibi Batı'yı Doğu'ya veya Doğu'yu Batı'ya bağlayan kendine özgü konumu var.” değerlendirmesinde bulunuyor.

Türkiye'nin, dinamik ve genç nüfusu, girişimci geleneği ve teknolojik gelişime olan ilgisi ile büyük bir potansiyele sahip olduğunun altı çizilirken, WEF’in bilim ve teknolojinin küresel kamu yararına uygulanmasını hızlandırmak için Türkiye ile daha yakın çalışmayı hedeflediği ifade ediliyor.

Ayrıca, Davos toplantılarına Türkiye’yi temsil eden Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın devlet başkanlarına verilen yemeğe alınması Türkiye’ye verilen önemin diğer bir göstergesiydi.

Bakan Albayrak, zirvede yaptığı temaslardan duyduğu memnuniyeti dile getirirken daha Türkiye'ye dönmeden piyasalarda olumlu bir hava oluştuğunu vurguladı.

Azebaycan- Ermenistan görüşmesi
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, zirvede Dağlık Karabağ sorunu konusunda görüştü.

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen zirveye katılmasına rağmen açık bir oturum veya panele katılmadı. Pedersen bazı liderlerle perde arkasında ikili temaslarda bulunurken, Suriye konusu bu yıl Davos'ta gündemin dışında kaldı.

Liderlerin mesajı
Her yıl çok sayıda dünya liderinin katılımı ile gerçekleşen zirveye bu sene ABD Başkanı Donald Trump, İngiltere Başbakanı Theresa May, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron kendi ülkelerindeki sorunlardan dolayı zirvede yer almadı.

Özellikle ABD Başkanı Trump'ın zirveye tek bir bakan dahi göndermemesi medyanın en çok konuştuğu konulardan biri oldu.

Japonya Başbakanı Shinzo Abe, ülkesinin G20 başkanlığında, küresel veri yönetimi için çalışma taahhüdünde bulunurken, Almanya Başbakanı Angela Merkel, küresel sorunlara çözüm bulmada "çok taraflılığın" ve "uzlaşmacı" yaklaşımın önemini vurguladı.

Milli menfaatlere sıra geldiğinde, herkesin "milli menfaati" olduğunun hatırlanmasını isteyen Merkel, "kazan-kazan" stratejisinin uluslararası politikaya rehberlik etmesi gerektiğini vurguladı. Merkel, "Küresel yapı, ancak uzlaşmaya hazırsak çalışabilir" ifadesini kullandı.

Almanya'nın üç büyük zorlukla karşı karşıya kaldığına işaret eden Merkel, bu zorlukları "sürdürülebilir enerjiye geçiş", "dijital altyapının oluşturulması" ve "daha etkili göç yönetimi" olarak sıraladı.

Çin Devlet Başkan Yardımcısı Vang Çişan ise uluslararası düzenin ciddi tehdit altında olduğunu vurgulayarak, "Birçok ülkede artan dengesizliklerle başa çıkmak için birlikte çalışmalıyız." dedi.

BM'den korkutan iklim değişliği uyarısı
Davos’ta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, iklim değişikliği konusunda uluslararası topluma uyarıda bulunarak, "İklim değişikliği bizden daha hızlı ilerliyor. Yarışı kaybediyoruz." dedi.

İklim değişikliğinin zamanın belirleyici konusu olduğunun altını çizen Antonio Guterres, "İklim değişikliği bizden daha hızlı ilerliyor. Yarışı kaybediyoruz. Bu, insanoğlu ve gezegenimiz için trajedi olabilir. Bu eğilimi kesinlikle tersine çevirmek gerekiyor." diye konuştu.

Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, yeni yönetimin, vergi, devletin ekonomik alandaki ağırlığının azaltılması ve yatırım fırsatlarının geliştirilmesine yönelik reformlar yapacağını belirterek, Brazilya’nın dünyaya açık olduğu mesajını verdi.

Gelişmelerden kaygı duyuluyor
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Davos'taki temaslarına ilişkin, "Türkiye'nin çok büyük bir refleks göstererek başarılı bir şekilde yıl sonu hedeflerine ve bu politikalar noktasında ne kadar olumlu bir netice seti, politika setiyle karşı karşıya olduğundan dolayı ciddi bir takdir aldık." ifadesini kullandı.

Dünya ekonomisine yönelik ciddi endişelere tanıklık ettiğini ifade eden Albayrak, "Son bir yıldaki gelişmelerden oldukça kaygı duyuluyor." dedi.

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da Davos'ta önemli temaslarda bulundu.

Pekcan, forumda uluslararası yatırımcı firmalarla görüşme imkanı bulduklarını, onları Türkiye'ye yatırıma davet ettiklerini belirterek, "Bakanlık olarak ihtisas serbest bölgeleri projelerimiz var. Buralara yabancı yatırımcıları, üniversite öğrencilerimizi ve melek yatırımcılarımızı çekme, fikri olanla parası olanı bir araya getirme, yeni teknolojilere dört elle sarılarak yolumuza devam etme hedefindeyiz." dedi.

WEF eşit davranmıyor
Dünyada eşitsizliğin artması Davos'ta her yıl masaya yatırılmasına rağmen, WEF oturumlarına katılmayı “karmaşık renkli bir kast sistemi” uygulayarak, kendi eşitsiz sistemini katılımcılara dayatması dikkati çekiyor.

Forumda, dünyanın en zengin kişisi Bill Gates veya Almanya Başbakanı Angela Merkel ile aynı yerde olabilirsiniz. Onlar beyaz renkli bir giriş kartı kullandıkları için forumunda hemen hemen her yere ulaşabilirken, gazetecilere farklı erişim düzeyleri sunan farklı giriş kartları sunuluyor. Dolayısıyla gazeteciler her yere giremezken, zirvede tam olarak ne konuşulduğunu da kamuoyuna aktaramıyor.

Öte yandan, zirveye, katılımcıların yaş ortalaması erkekler için 54, kadınlar için 49 olurken, düzenlenen konferanslarda kullanılan karmaşık kurumsal dil ise dikkati çekti.


TÜRKGÜN  HABER PORTALI


Dolar düşüyor, kurda sert iniş

SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ & UNUTMAYIN TEK GELİR KAYNAĞIMIZ REKLAMLAR & SİTEMİZİ GEZERKEN REKLAMLARA TIKLAYINIZ


Dolar kuru, dün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın akşam saatlerinde gelen açıklamaları sonrasındaki düşüşünü hızlandırdı. 

6.80 bandından 6.50 TL altına gerilemiş olan dolar / TL, gece piyasalarında 6.3 TL'ye dek çekildi. 

Piyasalar, ABD ve Türkiye arasındaki ikili ilişkiler ve Rahip Brunson olayını izlemeye devam ederken, yatırımcının gözü Bakan Albayrak'ın yarın Citi, Deutsche Bank ve HSBC yönetiminde bine yakın dış yatırımcıyla yapacağı telekonferans görüşmesinde. Sabah işlemlerinde de dolar 6.30 TL seviyelerinde, euro ise 7.15'ten el değiştiriyor




Dolar kuru, dün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ekonomi ve aksiyon planı üzerine açıklamalarının ardından düşüş trendine devam etti.

Serbest piyasaların tüm araçlarının kullanılacağı vurgusu yapan ve Merkez Bankası'nın bağımsızlığına vurgu yapan Bakan Albayrak, "TL'nin güçleneceğini göreceksiniz." demişti.

Dolar / TL, daha önceki önlemlerin de etkisiyle gün içerisinde 6.80'li seviyelerden kademe kademe 6.50'lere düşerken Bakan Albayrak'ın açıklamaları ve yarın 1000 kadar yabancı yatırımcıyla yapacağı telekonferans öncesi sığ piyasalarda 6.30 TL'ye geriledi.
ürk Lirası'ndaki değer kazancı gün içerisinde yüzde 10 seviyesine yaklaşırken, sabah saatlerine ABD ürünlerine ek vergi düzenlemesinin ardından illikit piyasalarda kurda hafif yukarı yönlü hareket yaşanarak 6.50 üzerini görse de kısa süren satışların ardından TL toparlanmasını sürdürdü.

15 Ağustos sabahı dolar 6.30 TL civarından, euro ise 7.15 TL'den el değiştiriyor

Piyasalar, ABD ve Türkiye arasında dün tutukluluğuna itiraz için başvuru yapılan Rahip Brunson olayını ve iki ülke arasındaki ilişkilerin seyrini izlemeye devam ediyor. Veri akışında ise işsizlik rakamları, bütçe dengesi ve ABD sanayi üretimi dikkat çekiyor.

Döviz Nereye Gidiyor

  Amerikan Doları Alış:3.9362 TL, Amerikan Doları Satış:3.9433 TL, Euro Alış:4.8335 TL, Euro Satış:4.8423 TL, Japon Yeni Alış:3.7049 TL, Japon Yeni Satış:3.7294 TL, İngiliz Sterlini Alış:5.4905 TL, İngiliz Sterlini Satış:5.5191 TL, Avustralya Doları Alış:3.0238 TL, Avustralya Doları Satış:3.0435 TL, Kanada Doları Alış:3.0005 TL, Kanada Doları Satış:3.014 TL, İsviçre Frankı Alış:4.1181 TL, İsviçre Frankı Satış:4.1445 TL, Çin Yuanı Renminbisi Alış:0.61818 TL, Çin Yuanı Renminbisi Satış:0.62627 TL, İsveç Kronu Alış:0.47728 TL, İsveç Kronu Satış:0.48222 TL, Norveç Kronu Alış:0.50724 TL, Norveç Kronu Satış:0.51065 TL, Rus Rublesi Alış:0.06788 TL, Rus Rublesi Satış:0.06877 TL, Bulgaristan Levası Alış:2.4571 TL, Bulgaristan Levası Satış:2.4893 TL, Danimarka Kronu Alış:0.64788 TL, Danimarka Kronu Satış:0.65107 TL, İran Riyali Alış:0.01039 TL, İran Riyali Satış:0.01052 TL, Kuveyt Dinarı Alış:13.0458 TL, Kuveyt Dinarı Satış:13.2165 TL, Pakistan Rupisi Alış:0.03534 TL, Pakistan Rupisi Satış:0.0358 TL, Rumen Leyi Alış:1.0299 TL, Rumen Leyi Satış:1.0433 TL, Suudi Arabistan Riyali Alış:1.0496 TL, Suudi Arabistan Riyali Satış:1.0515 TL,

Dolar 3.93 lirayı aştı, euro 4.82 lira düzeyinde

Fed toplantısı öncesinde dolar haftaya 3.93 liranın üzerinde başlarken, geçen hafta 4.8313 lira ile rekor kıran euro da 4.82 liranın üzerine yükseldi.
ABD Merkez Bankası'nın (FED) bu hafta yapacağı toplantısı öncesinde gücünü koruyan dolar yeni haftaya 3.93 liranın üzerinde başlarken,. geçen hafta 4.8313 lira ile yeni bir rekor kıran euro da 4.82 liranın üzerine yükseldi.
Dünyadaki gelişmeler ve jeopolitik risklerle dolar erken işlemlerde 3.9348 liraya yükseldikten sonra 3.93 - 3.94 lira aralığında hareket etmeye başladı. Dolar, geçen 21 Kasım'da 3.9622 lira ile tarihi rekor düzeye çıkmıştı. Euro da erken işlemlerde 4.8281 liraya kadar yükseldikten sonra 4b82 - 4.83 lira aralığında hareket etmeye başladı.

Euro ve sterlin rekor kırdı, dolar yatay seyrediyor

Euro ve sterlin güne TL karşısında yeni rekor seviyelerden başlarken dolar 3 ayın zirvesinde yer alıyor. Rekorunu 4.8455'e taşıyan euro, 4.8410 seviyesinde yer alırken, tarihi zirvesini 5.5078 ile yineleyen sterlin ise 5.5135'te yer aldı.
Dün sert değer kayıplarının görüldüğü Türk lirası düşüşünü sürdürdü. Erken saatlerde 3.8742'ye kadar çıkarak 3 ayın zirvesindeki seyrini sürdüren dolar/TL saat 08:30'da 3.8685'den işlem gördü.
Rekorunu 4.8055'e taşıyan euro, 4.8010 seviyesinde yer alırken, tarihi zirvesini 5.4178 ile yineleyen sterlin ise 5.4135'te yer aldı.
Dün 12,76'ya kadar yükselen 10 yıllık tahvil faizi daha sonra 12,59'a çekilmiş olsa da TL üzerinde baskıya neden oluyor. Beklentilerin üzerinde gelen enflasyon verisi sonrası başlayan satış hareketi, TCMB faiz kararı, Moody's'in not indirimi ve cari açık sonrasında devam etti ve 10 yıllık tahvil faizini 90 baz puan yukarı çekti.
Hafta başından bu yana toparlanmaya çalışan dolar ise, ABD enflasyon verisi ve ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın görevden alınmasının ardından kazanımlarını törpüledi. Dolar endeksi 90 sınırından 89,58'e gelmiş durumda.

Dövizdeki Tırmanış Kimi Nasıl Etkileyecek?

Uzun süredir gündemin orta yerinde duran "Dolar 4 lira olur mu" sorusunun yanıtı artık biliniyor. Yeni soru doların nereye kadar gidebileceği, nerede duracağı, eski yerine gelip gelmeyeceği üzerinde sıralanıyor.
Döviz kurlarındaki yükselmenin temelinde döviz talebinin döviz arzından yüksek olması yatıyor. Arz talep dengesizliğinin varlığı ise cari açıkta kendini gösteriyor. Ancak cari açık tek başına kurları yukarı zıplatmıyor, dengeleri tümden değiştirmek için, iç veya dış konjonktür bozulmasından gelebilecek küçük bir kıvılcımı bekliyor. ABD Merkez Bankası, Mısır derken şimdi Suriye'ye "müdahale" işaretleri cari açık cephesinde "kıvılcım" olarak algılanmış olmalı.

Cari açıktan yüz bulmuş dalgalanma

Kurdaki olası bir kalıcı değişim ister istemez ekonomideki dengeleri değiştirecek, dengenin başka bir yerde kurulmasına yol açacaktır. Kalıcı olmayan oynaklık ise geniş kitlelere yaşattığı heyecana sınırlı kalacaktır. Bu arada ekonomide karşılaşılan yeni durumu sadece "dış kaynaklı dalgalanma" olarak nitelersek eksik kalır. Tarif, "Cari açıktan yüz bulmuş dış kaynaklı dalgalanma" şeklinde yapmak doğru sonucu ulaşma açısından daha yerinde olabilir. Kalıcı kur artışı ülke ekonomileri ve doğrudan vatandaşın cebini bakın nasıl etkiliyor:
Benzin, elektrik: Başta akaryakıt, doğalgaz ve elektrik fiyatlarında ciddi zam baskısı oluşur. Devlet akaryakıt fiyatlarında yaşanabilecek olası bir hızlı tırmanışı bir tek vergi indirimiyle frenleyebilir. Böyle bir müdahale bütçeye ek yük getireceği, mali istikrarın görünümünü bozacağı ve cari açığı tetikleyeceği için pek tercih edilmez. Akaryakıt fiyatlarının yükselmesi zincirleme enflasyon etkisi yapar. Doğalgaz ve elektrik fiyatları kısmen devlet desteğiyle makul düzeylerde tutulabilir.
Altın, konut: Dolar bolluğuyla zirveleri gören altının, dolar kıtlığında bile çıkışa geçmesi şaşırtmamalı. Cari açık, Suriye'den gelen müdahale haberleri, petrol fiyatlarındaki artışlar altına yarıyor. Konut ise bu tür ortamlarda yatırımcılar için değilse bile kendi evinde oturmanın hayalini kuranlara fırsat sunacak görünüyor.
İhracat, ithalat, istihdam: Türkiye'de ihracatın büyük bölümü ithalattan besleniyor. Kur artışıyla ihracatçıya gelen avantaj ithal girdilerin artmasıyla yok olacaktır. Olumlu yanı, ihracatçı ve üreticiler pahalı ithal girdi yerine nispeten ucuz yerli malını tercih edecektir ki bu da üretim ve istihdam artışını destekleyebilir.
Enerji ithalatı: Türkiye yılda 55 milyar dolarlık enerji ithalatı yapmak zorunda. Zaten cari açığı körükleyen de bu zorunluluk. Yılın başında dolar 1,85 TL düzeyindeydi. Bugün 2,03 TL'deyiz. Böyle bir artışın kalıcı olacağı düşünülürse Türkiye'ye çıkaracağı yıllık fatura 10 milyar liraya ulaşıyor. Bu rakam kamunun bir yılda yaptığı yatırımın 4'te 1'ine eşit.
Turizm: Dövizin artması turizm açısından ciddi bir rekabet üstünlüğü getirebilir. Ülkenin bu kanaldan gelecek dövize şiddetle ihtiyacı da var. Ancak, sezonun sonuna yak